Risk Bazlı Muayene (RBI)
Risk Bazlı Muayene (RBI), koşul bazlı denetimlerin aksine, belirli bir proses devresinde yer alan her bir ekipman kalemi ve boru devresi için ayrı ayrı, arıza olasılığı (PoF-Probability of Failure) ve arıza nedeniyle oluşabilecek riskli durumların (CoF-Consequence of Failure) niteliksel veya sayısal değerlendirmesini kapsayan bir analiz metodolojisi ve sürecidir. Doğru şekilde uygulanan bir RBI programı, her bir ekipmanı risklerine göre sınıflandırır ve bu sınıflandırmaya dayanarak muayene ve denetim programlarını önceliklendirir.
Neden RBI kullanmalıyım?
RBI programı, işletme risklerini, riskleri tetikleyen koşulları ve ekipmanın yaşam döngüsünde nerede olduğunu belirlemek ve tanımlamak için uygulanılır. RBI programı, bir ekipmanda muayenenin gerekli olup olmadığını gösterebilmekle beraber; söz konusu ekipmanın bugünkü ve gelecekte öngörülebilir hasar/arıza durumu ile ilgili risklerin belirlenmesi ve bunlarla ilgili belirsizliklerin azaltılması için hedefe odaklı ek verilerin toplanmasını gerektirir. RBI programı, olası hasar durumu hakkında ilave bilgi sunmuyor ise, yapılacak muayene ve denetim kapsamını tavsiye etmede kullanılmamalıdır. Hasar olasılığının (PoF) riskleri yönlendirdiği (artırdığı) durumlarda, RBI programı, parça değiştirme, onarım veya risk kriterlerini karşılayan diğer önlemler gibi riski azaltan seçeneklere yönlendirmelidir.
Kodlar ve Standartlar
Risk temelli denetim, API 580 ve API 581, ASME PCC-3 ve RIMAP gibi uluslararası mühendislik standartları ve uygulamalarında ele alınır, ancak bunlarla sınırlı değildir. API RP 580, etkili, güvenilir bir RBI programı uygulamak için asgari yönergeleri belirler. API RP 581, RBI prosedürlerini ve metodolojisini detaylandırır.
API 581'e göre, bir RBI programının dört ana hedefi olmalıdır:
S&Q MART, Risk Bazlı Muayene Programlarının uygulanmasında uzun yıllara dayanan bir deneyime sahiptir. Malzeme teknolojisi, yapısal bütünlük yönetimi, gözetim, muayene ve denetime kadar değişen alanlarda uzmanlardan oluşan ekibimiz, bizi proses, petrol, gaz ve petro-kimya endüstrisinde tercih edilen bir tedarikçi ve paydaş yapmaktadır.
Varlıkların Bütünlüğü Yönetimi (AIM)
Varlıkların Bütünlüğü Yönetimi, tesis sahiplerinin sahip oldukları tesis, ekipman ve donanımlarının bütünlüğünü, kendilerinden beklenen ömürleri boyunca ¨Kullanıma Uygun¨ durumda tutmasını sağlayan yönetim sistemini ifade eder.
Ayakları yere basan bir AIM programı, varlıkların güvenli, emniyetli ve verimli çalışmalarına dayanan ve varlıklardan elde edilen getiriyi en üst düzeye çıkarmak için yapılan ekipman tasarımı, bakımı, denetim programları ve operasyonun çeşitli yönlerini içerir. Etkin bir AIM programının en büyük yararı, tesisleri daha sorunsuz ve daha verimli bir şekilde çalıştırabilmektir. Kısacası, tesis daha uzun işletim sürelerine sahip olmalı ve daha az ¨devre dışı¨ kalmalıdır. Bu da tesislerin işletiminde, daha yüksek getirili ve
daha karlı koşulların sağlanması anlamına gelir.